Bir zamanlar, yaşlanmanın getirdiği korkularla boğuşan, son derece zengin ve sıradışı bir milyarder vardı. Bu adam, ölüm korkusuyla başa çıkmanın yollarını aramaya karar verdi. Uzun süreli araştırmalar ve büyük yatırımlar sonucunda, INOC adını verdiği bir ilaç geliştirmeyi başardı. Bu ilaç, sadece ölüm korkusunu değil, aynı zamanda ölümün kendisini de ortadan kaldırdığını iddia ediyordu. Milyarder, INOC'un insanlık için büyük bir kurtuluş olacağına inanıyordu; ancak bu durum, insanların beklemediği karmaşık bir gerçeğin ortaya çıkmasına yol açacaktı.
Milyarderin geliştirdiği INOC, gelecekte ölümün var olmayacağına dair bir umut ışığı olarak görüldü. Ancak, bu ilacın insanlık üzerindeki etkileri, beklenenden çok daha derin ve karmaşık oldu. İnsanlar, bu yeni gerçeklikle yüzleşirken, kendilerini tuhaf bir durumun içinde buldular. INOC'un sağladığı "ölümsüzlük" fikri, toplumda çeşitli tartışmalara ve belirsizliklere yol açtı. Milyarder, iyi niyetle yola çıkmış olsa da, sonuçları herkes için beklenmedik bir şekilde gelişti.