Amerikalı yazar Capote’nin en tanınmış eserlerinden biri olan 'Tiffany’de Kahvaltı', Blake Edwards tarafından sinemaya uyarlanmıştır. Bu filmde, Audrey Hepburn, zengin erkeklere para karşılığında eskortluk yapan Holly Golightly karakterini canlandırıyor. Özgür ruhlu ve biraz da çılgın olan bu genç kadın, 1960’ların New York’unda şehrin en varlıklı erkeklerini kendine aşık etmeyi başarıyor. Hiç bitmeyecek bir partinin tam ortasında yer alırken, zaman zaman yüzeye çıkan hüznü de sürekli yanında taşıyor. Hüzünlü geçen gecelerin sabahında, şehrin göz alıcı mücevher dükkanı Tiffany’nin vitrini önünde 'kahvaltı yapan' Holly, böyle bir sabahın devamında yeni komşusu Paul Varjak George Peppard ile tanışıyor ve aralarında platonik bir aşk filizleniyor. Holly, her hafta ünlü bir mafya liderini Sing Sing hapishanesinde ziyaret ederken, farkında olmadan şifreli mesajlar taşıyor; Paul ise zengin ve yaşlı bir kadının 'sponsorluğu' sayesinde konforlu bir yaşam sürüyor. İkili arasındaki 'pencere ziyaretleri', aynı binada yaşayan Çinli ile yaşanan komik anekdotlar, filmin akılda kalıcı müzikleri ve Hepburn’ün eşsiz zarafeti, bu yapımın dikkat çeken unsurlarından sadece birkaçı. Ayrıca, merak edenler için belirtelim ki, orijinal kitapta Paul’ün eşcinsel olduğu bilgisi yer alıyor.
