Genç bir kemancı olan Rose Fisher, ünlü besteci Richard Marlowe’ın kızıdır. Richard Marlowe, dünya genelinde duyduğu melodilerle İngiliz klasik müziğinin kurtarıcısı olarak tanınmasına rağmen, tüm bunlardan uzaklaşarak tarihin en büyük eserini yaratmaya karar vermiştir. Ancak, bu eser tamamlanmadan önce trajik bir şekilde hayatına son verir. Bu acı haberi, aynı zamanda menajeri olan Charles Vernais, Rose’a iletir. Rose, babasından Fransa’da bir ev ve birkaç değersiz mal varlığı miras almıştır. Küçük yaşlarda babası tarafından terk edilen Rose, bu duruma karşı duygusal bir tepki vermekten kaçınmaya çalışır. Yine de, babasının yazdığı sonatı görmek için Fransa’ya bilet alarak tek başına yola çıkar.
Fransa’ya vardığında, Rose evin ilk başta oldukça korkutucu bir atmosferi olduğunu fark eder. Ancak, babasının sonatını gördüğünde büyülenir. Fakat bu sonat, göründüğü kadar masum değildir. Charles ile birlikte sonatın ardındaki gizemleri çözmeye çalışan Rose, eserin aslında ne amaçla yazıldığını anladığında dehşete kapılır. Ancak, bu gerçekle yüzleşmek için çok geç kalmıştır!
