Dünyamızda kıyamet çoktan gerçekleşmiş ve insanlar tarafından yeni, ancak acımasız bir düzen tesis edilmiştir. Bu yeni sistemde kimse gereksiz yere konuşmaz; en kıymetli şey altın değil, ekmektir. Her şey ise tek bir kişinin kontrolü altındadır. Yönetici seçimleri, hem kanlı hem de sıradanın ötesinde entrikalarla doludur. IMDb’de 7.4 gibi yüksek bir puanla giriş yapan bu film, kıyamet sonrası bile insanoğlunun bir düzene, bir sisteme ihtiyaç duyduğunu, işler yolundan çıktığında ise bu sessizliğe mahkum olmuş insanların haklarını savunmak için neler yapabileceklerini ve bunun sonucunda ortaya çıkacak yeni kaosları ustaca ele alıyor.
Filmin ana teması, kıyamet sonrası yaşamın aslında kıyamet öncesi yaşamdan pek de farklı olmadığıdır; tek fark, sistemin işleyiş biçiminin daha acımasız ya da daha medeni bir görünüm sergileyip sergilememesidir. Bu bakış açısıyla, insan doğasının ve toplumsal dinamiklerin ne denli değişken olduğunu gözler önüne seriyor. Kıyamet sonrası dünyada bile, insanın içindeki düzen arayışı ve hayatta kalma mücadelesi, izleyiciyi derin düşüncelere sevk ediyor.