Lisa Reese Witherspoon, genç yaşlarından itibaren başarılı bir sporcu olma hayalini beslemiş ve tüm yaşamını bu hedef etrafında şekillendirmiştir. Antrenman programlarından sosyal yaşamına kadar her şey, bir gün büyük bir atlet olma arzusuna hizmet etmektedir. Ancak bir gün, beklenmedik bir şekilde takımdan çıkarılmasıyla birlikte hayatı altüst olur. Lisa, bu travmanın üstesinden gelmeye çalışırken, yeni bir yön arayışına girer.
Diğer yandan, George Paul Rudd dürüstlüğüyle tanınan bir iş adamıdır. Ancak, bir iftira sonucu hakkında başlatılan soruşturma, kariyerini tehlikeye atar. George, şirketinin geleceği ve kendi itibarını korumak için mücadele ederken, içsel huzurunu da kaybetmiş durumdadır.
Lisa ve George’un yolları, her ikisinin de hayatlarının en zor dönemlerinden birinde kesişir. Başlangıçta, birbirlerine yardım edebileceklerini düşünmezler. Ancak zamanla, yaşadıkları zorlukların onları birbirine daha da yakınlaştırdığı anlaşılır. Lisa, George’un dürüstlüğü ve kararlılığından ilham alırken, George da Lisa’nın azmi ve hayal gücünden etkilenir.
Her ikisi de hayatın beklenmedik sürprizlerle dolu olduğunu ve zorlukların aslında daha iyi bir geleceğin habercisi olabileceğini kavrar. Film, izleyicilere en zor anlarda bile umut ve sevginin bulunabileceğini hatırlatıyor.
