Fransız yazar, oyuncu ve fotoğrafçı Carole Achache, 2016 yılında trajik bir şekilde yaşamına son vererek geride sayısız fotoğraf, ses kaydı ve mektup bırakır. Bu durum, kızı Mona Achache için büyük bir boşluk yaratır. Annesinin kaybının ardından Mona, başlangıçta bir özgürleşme hissi yaşadığını düşünse de, bu duygunun aslında annesinin hikayesinden kaçma isteğinden kaynaklandığını fark etmez. Uzun bir süre boyunca annesiyle olan tüm bağlarını reddeden Mona, onun anılarını hatırlamaktan da kaçınır. Ancak zamanla, annesinin eşyalarını inceleme isteği ağır basar ve bu isteğe karşı koyamaz.
Mona, annesinin fotoğraf albümlerini, ses kayıtlarını ve mektuplarını tek tek gözden geçirmeye başladıkça, annesinin daha önce hiç bilmediği yönleriyle tanışma fırsatı bulur. Bu keşif süreci, Mona'nın hem annesini hem de kendi kimliğini yeniden değerlendirmesine olanak tanır. Annesinin eşyaları ve anıları arasında dolaşırken, Carole Achache'nın yaşamına dair yeni ve derin bir bakış açısı kazanır. Annesinin gizli kalmış yönleri, Mona'nın kendi kimliğini ve geçmişini sorgulamasına yol açar. Bu film, yalnızca bir annenin kaybını değil, aynı zamanda kaybolmuş bir bağın yeniden keşfini etkileyici bir biçimde gözler önüne serer. Mona'nın yaşadığı bu duygusal yolculuk, izleyicilere hayatın karmaşıklığını ve insani ilişkilerin derinliğini düşündürür.
