Dünya, kıyamet gününün eşiğine gelmiş ve neredeyse hayatta kalan kimse kalmamıştır. Ancak bu seferki kıyamet, alışılmışın dışında bir biçimde kendini göstermiştir. Aubrey, bu felaketten sağ kurtulan tek kişi olduğunu düşünmektedir. Yine de, her gün bir radyo istasyonundan canlı yayın yaparak, kendisi gibi hayatta kalan başka birini bulmaya çalışmaktadır. Şu an, ölen kız arkadaşının evinde yaşamaktadır. Aubrey için günler geçtikçe hayat daha da sıkıcı ve tehlikeli bir hal almaktadır. Zira yiyecek ve içecek kaynakları sınırlı bir şekilde mevcut ve bu durum, eninde sonunda Aubrey'i yola çıkmaya zorlayacak kadar azalacaktır. Ancak tüm bunlardan önce, Aubrey'nin düşünmesi gereken çok daha önemli bir mesele vardır; o da arkadaşının evinde bulduğu ve ona özel olarak kaydedilmiş kasetlerdir.
Aubrey, kasetleri dinlemeye başladıkça, bunların sıradan bir dost hediyesi olmadığını, çok daha derin bir mesaj taşıdığını fark eder. Bu mesajı tam anlamıyla çözebilmek için harekete geçmeye karar verir. Ancak Aubrey, henüz bu kasetlerin ne denli tehlikeli olabileceğinden habersizdir.
