Vicki ve Charles, oldukça tuhaf bir şekilde tanışırlar. Vicki, öfkeli bir adamın saldırısına uğramak üzereyken, Charles bu duruma müdahale eder ve onu dayak yemekten kurtarır. Charles, Vicki'ye bir yarışma için deniz fenerlerinin fotoğraflarını çekmek istediğini söyler. Vicki, onunla birlikte bu maceraya atılmaya karar verir ve yola çıkarlar.
İkili, yola koyulduklarında, aralarındaki bağın nasıl gelişeceğini bilmeden ilerlerler. Charles'ın fotoğraf çekme tutkusu, Vicki'nin merakını çekerken, aynı zamanda bu beklenmedik dostluğun da temellerini atar. İkisi de bu yolculuğun onlara neler getireceğini merak ederler.