Frank, kızının cinayetinden dolayı 20 yıl boyunca hapis yattıktan sonra, doğduğu kasabaya geri döner. Ancak, bu dönüşü geçmişin karanlık gölgeleriyle yüzleşmesine neden olur. Kasabada dolaşan dedikodular ve söylentiler, Frank’in içindeki yaraların yeniden açılmasına yol açar. Gerçek katili bulma arayışına giren Frank, aynı zamanda kendi içsel çatışmalarıyla da yüzleşmek zorunda kalır. Bu yolculuk, geçmişin izlerini silme ve gerçeği ortaya çıkararak adaleti sağlama çabasının hikayesidir.
Frank, kasabasındaki insanların gerçek yüzlerini ve karanlık sırlarını keşfederken, gerçek katilin kimliğini açığa çıkarmak için her şeyi göze alır. Bu süreçte, yalnız olmadığını ve kendisine destek olan kişilerin varlığını fark eder. Frank’in içindeki acıyı yavaş yavaş hafifletmeye başladığı bu yolculuk, kasabadaki karanlık sırların ve yalanların gün yüzüne çıkmasıyla birlikte adaletin sağlanmasının kaçınılmaz hale gelmesini sağlar.