Bangkok’un merkezindeki bir hastanede, sıradan bir gün aniden felakete dönüşür. Terk edilmiş bir bodrum katında, yıllar önce bırakılmış olan tıbbi bir cihazın içindeki Sezyum-137 kapsülünün kırılmasıyla, görünmeyen ama ölümcül bir radyasyon yayılmaya başlar. Başta kimsenin fark etmediği bu sızıntı, kısa sürede hastane personeli arasında ani rahatsızlıklar ve ölümlerle kendini belli eder. Olayın ciddiyeti anlaşıldığında, sağlık çalışanları ve hastalar tahliye edilmeye çalışılır; fakat bilgi eksikliği ve hazırlıksızlık yüzünden süreç büyük karmaşaya dönüşür.
Yetkililer olay yerine ulaştığında, sadece hastane değil, çevredeki tüm bölge tehlike altındadır. Radyasyonun yayılımını engellemek için kurulan acil durum ekipleri, durumu kontrol altına almakta zorlanır. Bu esnada, bir doktor, karantina emirlerine rağmen içeride mahsur kalan hastaları kurtarmak için geri döner. Giderek artan dozlar, sadece fiziksel değil, psikolojik bir çöküşe de neden olur. Sokaklar boşalırken, halk panik içinde güvenli bölgelere ulaşmaya çalışır. Medya, durumu haberleştirmekte gecikmez ve radyasyon paniği, tüm ülkeye yayılır.
Gizli belgeler ve eski kayıtlar gün yüzüne çıktıkça, yaşananların yalnızca bir kaza olmadığı ortaya çıkar. Yıllar önce hastaneye bağışlanan tıbbi ekipmanın gerekli denetimlerden geçmediği ve güvenlik protokollerinin yıllardır ihmal edildiği anlaşılır. Sezyum-137 kapsülünün nasıl orada bırakıldığı sorusu, geçmişte yapılmış bazı karanlık anlaşmalarla bağlantılıdır. Bürokratik boşluklar, kişisel çıkarlar ve ihmaller zinciri, bu felaketi kaçınılmaz hâle getirmiştir. Olayın merkezinde görevli olan bazı yetkililer, soruşturmadan kaçarken, bazıları her şeyi açıklamayı seçer.
Bu korkunç süreçte yalnızca bir çevre felaketi yaşanmaz; sistemdeki çürüme de açıkça ortaya çıkar. Tahliye edilen vatandaşların uygun şekilde tedavi görememesi, bazı yetkililerin olayları gizleme çabaları, halkın güvenini sarsar. Diğer yandan, bazı sağlık çalışanlarının olağanüstü gayreti ve riski göze alarak gösterdiği insanüstü çaba, yaşanan trajediyi bambaşka bir noktaya taşır. Tüm bunlar olurken, felaketin etkileri sadece radyasyonla sınırlı kalmaz; bir toplumun güven duygusu ve adalet anlayışı da buharlaşır.
Yönetmenliğini Nottapon Boonprakob’un üstlendiği bu Tayland yapımı filmde, başlıca rollerde Sunny Suwanmethanont, Chicha Amatayakul, Nattarat Nopparattayaporn ve Vithaya Pansringarm yer alıyor. Cesium Fallout, gerçek olaylardan esinlenen, çarpıcı anlatımıyla toplumsal ihmalin, kurumsal sorumsuzluğun ve insanlık onurunun sınandığı dakikaları beyaz perdeye taşıyor.
