Bir hücre sanatçısı olma hayalleri peşinde koşan genç bir adam, çello fiyatının düşündüğünden çok daha karmaşık bir maliyet yapısına sahip olduğunu keşfeder. Çalma yeteneğini geliştirmek için günlerini gecelere katarak çello çalmaya adayan bu adam, sahip olduğu enstrümanla derin bir bağ kurmuştur. Beklenmedik bir şekilde çellosunu yüksek bir bedelle satıldığını öğrendiğinde, başlangıçta masum bir yatırım olarak gördüğü bu durum aniden karmaşık bir hal alır. Çello'nun maliyeti yalnızca maddi değil, aynı zamanda duygusal açıdan da büyük bir yük taşımaktadır. Bu genç sanatçı, hırslarının ona düşündüğünden çok daha ağır bir bedel ödettiğini fark eder. Bu durum, onun yaşamında önemli bir dönüm noktası haline gelir ve çello'ya olan bakış açısını kalıcı olarak değiştirir.