Egzantrik İngiliz sanatçı J.M.W. Turner, yaşamının son çeyreğini dolu dolu geçirirken, kendisini bir deniz kenarı konaklama işletmecisi olan bir kadınla gizli bir ilişkiye kaptırır. Bu sırada, sadık bir ev kadını ise ona karşılıksız bir aşkla yanıp tutuşmaktadır. Turner, renk ve ışık konusundaki ustalığıyla sanat dünyasında kendine özgü bir yer edinirken, özel hayatında da tutkularının peşinden koşmaktan çekinmez. Bu dönem, Turner'ın içsel dünyası ve duygusal derinlikleri, tuvalindeki karmaşık ve etkileyici imgelerle doludur. Ressam, sıradan bir insanın yaşayabileceği basit duyguları olağanüstü bir şekilde yansıtır; her fırça darbesinde ve her renk tonunda, kendi içsel yolculuğunun izlerini takip ederiz.
Gizli ilişkiler, karşılıksız aşklar ve sanatsal dehalar arasında geçen bu film, Turner'ın sanatının ve insan deneyiminin nasıl birbirini tamamladığını gözler önüne seriyor. Turner, sanatıyla olduğu kadar, karmaşık ilişkileriyle de izleyicilere insan ruhunun en karanlık köşelerine ışık tutar. Kendine has yaşam tarzı ve tutkularıyla, Turner; sanatı, aşkı ve acıyı bir araya getirerek izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunar.
