Bir mütevazı sanatçı, hayatında önemli bir dönüm noktasına Pencap bölgesinde ulaşır. Kara mizahı ve cesur ifadeleri, bu bölgedeki insanların ilgisini çeker ve ona hızla popülarite kazandırır. Ancak, bu artan şöhret, aynı zamanda büyük bir öfke dalgasını da beraberinde getirir. Hem hayranları hem de eleştirmenler nezdinde tartışmalı bir figür haline gelen bu sanatçı, tüm bu öfkeyle başa çıkmanın zorluklarını deneyimler.
Bu hızlı yükseliş beklenmedik bir şekilde gerçekleşir ve sanatçı, acımasız eleştiriler karşısında sarsılır. Ancak, pes etmeyi düşünmemektedir. Çünkü o, sanatına olan bağlılığını sürdürmek ve sesini duyurmak için sürekli bir mücadele içindedir.
Etrafındaki insanların ve eleştirmenlerin olumsuz yorumlarına karşı direnişini sürdüren bu sanatçı, trajik bir şekilde hayatını kaybedene kadar bu durumu devam ettirir. Bu beklenmedik son, hem hayranlarını hem de müzik camiasını derinden etkiler. Ancak onun bıraktığı miras ve müziği, ölümünden sonra bile hala konuşulmakta ve ilham vermeye devam etmektedir.
