M.Ö. 50 yılında, Çin İmparatoriçesi, kötü niyetli prens Deng Tsin Qin tarafından esir alınmıştır. İmparatoriçenin tek kızı Sass-Yi, bu zor durumdan kaçmayı başarmıştır. Ancak, yalnız başına annesini kurtaracak güce sahip değildir. Bu aşamada, insanüstü güçlere sahip Asteriks ve Oburiks'ten yardım istemeye karar verir.
Sass-Yi, sihirli bir iksir sayesinde olağanüstü güçler kazanan Asteriks ve Oburiks'i bulmak için yola çıkar. Onlara ulaştığında, imparatoriçenin içinde bulunduğu durumu anlatır ve yardım talep eder. Asteriks ve Oburiks, bu görevi üstlenmeyi kabul eder ve Sass-Yi'ye onunla birlikte Çin'e döneceklerini söylerler.
Yolda, karada ve denizde birçok tehlikeli maceraya atılan bu üçlü, birbirlerine destek olarak ilerlerler. Zorlu volkanik dağlar, tehlikeli akarsular ve karmaşık ormanlarla dolu pek çok engeli aşarak imparatoriçeyi kurtarmak için ellerinden geleni yaparlar.
Sass-Yi, Asteriks ve Oburiks'in cesaretinden ve güçlerinden ilham alır. Onlarla birlikte olmanın sağladığı güvenle, her türlü zorluğun üstesinden gelebileceğine inanır. Bu güçlü dostluk ve dayanışma, onları daha da motive eder ve hedeflerine ulaşmak için mücadele etmeye devam ederler.
Sonunda, imparatoriçenin esaretinden kurtulması için verdikleri çabanın meyvelerini toplarlar ve başarıya ulaşırlar. İmparatoriçe özgürlüğüne kavuşur ve Sass-Yi, annesine kavuşmanın mutluluğunu yaşar.
Bu hikaye, dostluğun ve dayanışmanın gücünü vurgulayan bir macerayı anlatmaktadır. Asteriks ve Oburiks'in yardımıyla, Sass-Yi'nin imparatoriçesini kurtarma çabası, onun kendine olan güvenini ve yeteneklerini keşfetmesine olanak tanır. Bu destansı yolculuk, zorluklar karşısında birlikte çalışmanın ve inancın ne denli önemli olduğunu gözler önüne serer.
