Akademiden başarıyla mezun olan genç FBI ajanı Clarice Starling, zorlu bir görevle yüzleşmek zorundadır. Karanlık ve korkutucu bir dünyaya adım atarak, insan derisini yüzen sapkın bir seri katilin son kurbanını kurtarmak için mücadele etmelidir. Bu zorlu süreçte, Clarice'in en büyük yardımcısı, kimseyle kıyaslanamayacak kadar tehlikeli ve zeki bir psikopat olan ünlü doktor Hannibal Lecter olacaktır. Lecter, diğer suçluların aksine, insan psikolojisinin derinliklerine inebilen ve zekasıyla çevresindekileri manipüle edebilen bir karakterdir.
Clarice, bu tehlikeli zeka ile başa çıkabilmek için Lecter'ın güvenini kazanmak zorundadır. Bu süreçte her adımın dikkatli ve stratejik bir şekilde atılması gerekmektedir; çünkü Lecter, yalnızca bilgi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda Clarice'in içsel dünyasına dair sorular sorarak onu sınar. Bu durum, sadece bir kurtarma operasyonu değil, aynı zamanda Clarice için bir içsel keşif ve kendini anlama yolculuğudur.
1992 yılında yedi dalda Oscar'a aday gösterilen bu etkileyici film, yönetmeni ve başrol oyuncularıyla sinema tarihinin unutulmaz eserleri arasına girmeyi başarmıştır. Film, hem en iyi film hem de en iyi senaryo uyarlaması kategorilerinde Oscar ödülünü kazanarak başarısını pekiştirmiştir. Bu başarı, yalnızca film ekibinin değil, aynı zamanda izleyicilerin hafızasında derin izler bırakan bir başarıdır. Clarice ve Lecter arasındaki bu tehlikeli ama bir o kadar da etkileyici diyaloglar, izleyicileri ekran başına kilitlemeyi başarmıştır.
