Ailesini ve inancını yitiren acılı bir baba, dini savaşların uzak ve kutsal topraklarda sürdüğünü bilmektedir. Bu durum, onu ve kaderini büyük bir dramaya sürüklemektedir. Kaderi, oğlu Balian’ın büyük bir şövalye olmasını sağlayacak şekilde şekillenecektir. Ibelin’li Godfrey, Doğu'daki Haçlı Seferleri'nden sonra vatanı Fransa’ya geri dönmüştür. Balian’ın babası olduğu ortaya çıkınca, Godfrey, gerçek şövalyeliğin ne anlama geldiğini oğluna öğretmeye karar verir ve onu kıtalararası destansı bir yolculuğa çıkarır.
O dönemde Kudüs’te, 2. ve 3. Haçlı Seferleri arasında kırılgan bir ateşkes ilan edilmiştir. Kudüs Kralı IV Baldwin, barışa ve halkına olan bağlılığını vurgulamıştır. Ibelin’in, ölmeden önce kılıcını ve yeminini teslim ettiği oğlu, babası gibi Kudüs’ü her türlü kötülükten korumak için yola çıkmıştır. Ölümle burun buruna geldikleri bir deniz kazasının ardından, güçlükle ulaştıkları Kutsal Şehir’de Balian, kılıç becerileri sayesinde hızla ün kazanır ve bu süreçte Kral’ın kız kardeşi güzel Sybilla’nın saygısını ve hayranlığını da elde eder.
Ancak Balian, kendine düşmanlar da edinmiştir. Özellikle Sybilla’nın kocası, Tapınak Şövalyeleri'nin kibirli lideri Guy de Lusignan ve kralın danışmanı Tiberias, ona karşı düşmanlık beslemektedir. Balian, kılıcını kuşanarak tarihe adım atar.