Eski bir çocuk psikoloğu olan Jessie, duyduğu çocuk istismarları karşısında öyle bir öfkeye kapılmıştır ki, zamanla çocuk tacizcilerini avlayan, yasaların dışına çıkan birine dönüşmüştür. Çocuk istismarcıları olduğu için, bir polis memuru dışında, ilgili departmanların pek de önemsemediği cinayetlerin ardı arkası kesilmezken, Jessie, çocuklar için daha güvenli bir dünya yaratma ve içindeki öfkeyi dindirme arayışına girmiştir. Ancak, eski danışanlarından biri bir gün gelip, yaşadığı taciz olayının tamamen uydurma olduğunu itiraf ettiğinde, Jessie, gerçekleştirdiği eylemlerin doğruluğunu sorgulamaya başlar. Çocuğun sözlerine inanarak, çocuk istismarıyla suçlanan masum bir adamı çoktan öldürmüştür ve şimdi bu durumun getirdiği vicdan azabıyla yüzleşmek zorundadır.
Aynı çocuğun annesinin intihar notunu ve itirafını televizyonda okumasıyla birlikte, Jessie’nin sekreteri Helen, bazı şeylerden şüphelenmeye başlayacak ve Jessie’nin tüm yaptıklarını detaylı bir şekilde yazdığı günlüğü bulacaktır.